31 Ocak 2008 Perşembe

2. Abdülhamid ve Filistin Politikası

2. Abdülhamid ve Filistin Politikası

Teşkilatlı ve iyi organize olmuş Siyonizmin en büyük hedefi olarak deklare edilen Filistin toprakları Osmanlı sınırları içerisindeydi . Dünya

Siyonist Teşkilatının başkanı Theodor Herzl ,dönemin batılı emperyalist devletlerince borç batağında ki " Hasta Adam" olarak nitelendirilen
Osmanlı İmparatorluğu�nun son zamanlarında, bu imparatorluk için Avrupalılarca verilmiş ve siyasî sözlüğe geçmiş olan deyim. Bu deyim 9 Ocak 1853 te Petersburg'da verilen bir suvar ede, İngiliz elçisi ile Rus çarı Nicolas I....
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Osmanlı devletinin padişahı sultan 2. Abdülhamid'den
Osmanlılar ile ilgili olarak aşağıdaki başlıkları kullanarak bilgi alabilirsiniz.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Filistin'e yerleşme müsaadesi alacağına inanıyordu.Nitekim bu dönemde 1891-1892 yıllarında Rusya'da Yahudi aleyhtarlığının şiddetlenmesi ile yeni bir yahudi göç dalgası ortaya çıkmış ve bunlar dan bir kısmı Osmanlıya sığınmışlar bunlar perişan halleri Padişah Abdülhamid'i etkiledi ve Yahudilere karşı müsbet düşünceler beslemesine vesile oldu. Theodor Herzl doğrudan 2. Abdulhamid'e başvurmadan önce bu sırada Osmanlı Devletiyle yakın münasebetler içinde bulunan Alman imparatoru 2. Wilhelm;den yararlanmak istedi.Bir yolunu bulup İmparatorun Osmanlı devletini ziyareti sırasında 1898 Ekiminde kendisinden durumu Osmanlı padişahına açacağı yönünde somut bir işaret almaya muvaffak olamadı..Ve nihayet kendisi 17 Mayıs 1901yılında padişahla görüşmeyi başardı Aslında 2.Abdülhamid'in Herzl i kabül etmesinin sebebi bu sırada Avusturya Macaristan İmparatorluğunun Makedonya meselesi ile yakından ilgilenmesi ve Herzl'in de bu ülkenin nufuzlu gazetelerinden birinin muhabiri olmasıydı .

Siyonistler önce belirli bir meblağ karşılığında Filistin topraklarını satın almayı ardından da Duyun-ı Umumiyenin kendileri tarafından konsolidasyonunu teklif ettiler. Ve bu husus belirsiz bir şekilde sürüncemede kaldı. 2.Abdülhamid'den istediği tavizleri alamayan Siyonistler 1908 inkılabını bir ümit ışığı olarak gördüler .Ve 2 Abdülhamid'in Kudüs'ü ziyaret edeceklere geçici olarak uygulanan tezkire adlı izin belgesini kaldırdılar ve Filistin'de toprak satın almayı serbest hale getirdiler. Fakat bu durum uzun sürmedi. Zira 31 Mart Vakasından sonra azınlıkların bağımsızlık ve ayrılma yönünde faaliyetlerini arttırmaları, İttihatçı yönetim nezdinde siyonistlerinde bu bağlamda değerlendirilmesine sebep oldu. Bu sebeple İttihatçı yönetim tarafından yeni kısıtlamalar ve yaptırımlar yürürlüğe kondu. Aslında bu tepkinin en önemli nedeni Fransa'da başlayan 1789 ihtilalinin sonucu olarak milliyetçilik akımından en çok etkilenen

Makedonya Cumhuriyeti Balkan Yarımadasında yer alan bir devlet. Güneyinde Yunanistan, doğusunda Bulgaristan, batısında Arnavutluk, kuzeyinde ise Sırbistan-Karadağ'ın yer alır. Başkenti Üsküp olan ülkenin Yüzölçümü 25.713 km2, nüfusu 4.760.000, resmi dili Makedonca ve para birimi Makedonya Dinarı'dır.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Osmanlı idarecilerinin,yeni bir ayrılıkçı akımla uğraşmak istememeleriydi. Fakat korktukları bir başka cepheden başlarına geldi. Bu dönemde bağımsızlık güdüsüyle ve özellikle Suriye ve Lübnan'da etkin gizli cemiyetlerin bünyesinde bir Arap milliyetçiliği gelişti. Bu hareket içinde yer alanlar Filistin'de Osmanlı hakimiyetinin Musevi yada Siyonist hakimiyeti ile değişmesini kesinlikle istemiyorlardı. Bu arada Siyonistlerin Filistin'de başlattıkları kolonizasyona engel olmak için ellerinden geleni yapıyorlar ve Filistine yahudi göçünü durduramayan Osmanlı yönetimini şiddetli bir şekilde karşı çıkıyorlardı. Bu sıralarda
Osmanlılar ile ilgili olarak aşağıdaki başlıkları kullanarak bilgi alabilirsiniz.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Arap tepkilerini en fazla çeken ve zamanla milliyetçi bir harekete dönüşen gelişmelerden biri de bütün yasaklamalara rağmen yahudilerin toprak kazanımlarının artışı idi.

Burada yahudilerin toprak kazanımlarındaki artışta yahudilere ellerindeki toprakları yüksek meblağlar karşılığında satan Arapların payınıda zikretmek gerekmektedir. O dönemde içte ve dışta çeşitli sorunlarla uğraşan merkezi hükümet ise bu gelişmelere engel olamıyordu. Ve sonuçta yahudi-siyonist yerleşimine karşı

Araplar, anadili Arapça olan topluluklara denir. Akdeniz'in güneyinde Afrika'da Büyük Sahra ve Sudan'a, doğusunda Irak'a ve Arabistan Yarımadası'na kadar uzanan bir coğrafyada yaşarlar. Arapça konuşulan ülkeler Arap ülkeleri olarak adlandırılır. Bu ülkelerde, Arapça’nın dışında Kuzey Afrika'da Berberice , Irak'ta Kürtçe ve Türkmence, Güney Arabistan'da ise çeşitli yerel diller konuşulur.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Arap milliyetçiliği harekete geçti.Arap ve Yahudi milliyetçiliklerinin çatıştığı Filistindeki karmaşayı arttıran bir diğer önemli unsur da bu stratejik bölge üzerinde farklı çıkarları bulunan Emperyalist Avrupalı güçlerin -aşta Ortadoğu-işin içine girmesiydi Özellikle
Araplar, anadili Arapça olan topluluklara denir. Akdeniz'in güneyinde Afrika'da Büyük Sahra ve Sudan'a, doğusunda Irak'a ve Arabistan Yarımadası'na kadar uzanan bir coğrafyada yaşarlar. Arapça konuşulan ülkeler Arap ülkeleri olarak adlandırılır. Bu ülkelerde, Arapça’nın dışında Kuzey Afrika'da Berberice , Irak'ta Kürtçe ve Türkmence, Güney Arabistan'da ise çeşitli yerel diller konuşulur.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
İngiltere başta olmak üzere Avrupa devletleri, etkisi günümüze değin sürecek .arap-israil çatışmasının tohumlarını atmışlar ve iki tarafı desteklemekten ve Osmanlı Ortadoğu'sunu sömürebilmek için çeşitli etnik grupları dış politikalarına alet etmekten çekinmediler Bu grupları ve cemaatleri himayeleri altına alarak İmparatorluk içinde kendilerine beğlı unsurlardan nufuz bölgeleri oluşturdular Böylece Osmanlı Devleti dağıldığında bu nufuz bölgelerine dayanarak imparatorluğun mirasını aralarında paylaşabilecekleri bir ortam hazırladılar.
Büyük Britanya ve Kuzey İrlanda Birleşik Krallığı, İngiltere Avrupa’nın kuzeybatı kıyısında yer alan Britanya Adalar Topluluğu üzerinde, dört ülkeden müteşekkil bir devlet. Bu adalar topluluğu Büyük Britanya ve İrlanda Adalarıyla birlikte, 5000 küçük adadan meydana gelmiştir. Batısında İrlanda Denizi, doğusunda Kuzey Denizi, kuzeyi, güneybatısı ve kuzeybatısı Atlas Okyanusu ile çevrilidir.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.

Hiç yorum yok: